Giresun, bazı kaynaklara göre, M.Ö. VIII. yüzyılda Sinope (Sinop)'a yerleşen Miletoslular tarafından kurulmuş; adını, bölgede çok sayıda bulunan Keresea'dan, kiraz ağacından almıştır. Kirazı Avrupa'ya götüren ve tanıtan Romalı komutan Lucullus'tur. Giresun ve çevresı, daha sonra Roma yönetimine geçen bölge, Fatih Sultan Mehmet döneminde Osmanlı ülkesine katılmıştır.

TARİHİ ESERLER VE KALINTILARI MERKEZ İLÇE: Giresun Kalesi, Hacı Hüseyin Ağa Camii (1594), Hacı Miktad Camii (1661), Kale Camii (1830), Cekek Camii (1884), Soğuksu Camii (1896), Seyh Kerameddin Camii (1900), Seyyid Vakkas Türbesi (XIX. yy.), Giresun Adasinda sur kalıntıları, Ortadoks kilisesi. Giresun Kalesi tarihi zenginliklerin başında gelir. Kale, şehri ikiye bölen yarımada şeklindeki bir tepe üzerinde yükselir. Kaleden arta kalan kuleler, burçlar yeşillikler içinde kaybolmus, doğa ile içice girmiştir. Kale düzlüğünde, ulu çınar ağaçlarının altına inşa edilmiş olan dinlenme tesisleri, boş zamanlarını tarihi bir ortamda geçirmek isteyenlerı kendine çeker. Kale, kale olma anlamını kaybetmiş, huzurun ve doğa güzelliklerinin bir temsilcisi olmuştur. Şehrin, cevresinin ve denizin kaleden görünüşü doyumsuz bir güzelliğe sahiptir. Karşıda, bir zamanlar Amazonlara yürtlük etmiş Giresun Adası, Karadeniz'de tek olmanın gururu, unutulmuş olmanın burukluğu içinde sessiz ve üzgündür.   ŞEBİNKARAHİSAR İLÇESİ: Şebinkarahisar Kalesi , Fahreddin Behramsah Camii (XII. yy.), Taş Mescit (1352), Fatih Camii (1473), Kurşunlu Camii (1587), Kurşunlu Hamamı ve çeşmesi (1652), Taş Hanlar (XII. yy.), Pertev Nihal çeşmesi (1865), Atatürk'ün konakladiği ev. Şebinkarahisar ilçesinin güneyinde bazalt bir tepe üzerinde yükselen kalenin gölkemli bir görünüşü vardır. Kale bedeniyle, kuleleri ve burçlari ile hala ayaktadır. Evliya Çelebi Seyahatname'sinde Şebinkarahisar ve kalesi hakkında geniş bilgiler bulunmaktadır. Fatih Sultan Mehmet, Akkoyunlu hükumdarı Uzun Hasan'in üzerine yürürken, Şebinkarahisar kalesinin alınması yolunda Mahmut Paşa tarafından kendisine yapılan öneriye uymamış: "Biz buraya kale fethine değil, düşmanın hakkından gelmeye geldik." çevabını vermiştir. Otlukbeli zaferinden sonra, kale komutanı Darab Bey, kaleyi Sultan'a teslim etmiştir. ALUCRA İLÇESİ: Kamışlı Kilisesi, Arda, Kaledere ve Hacıahmetoğlu köyleri kaleleri. DERELİ İLÇESİ: Kuşluhan köyu kalesi, Hisar köyu Meryem Ana Kilisesi, çaylar ve dereler üzerinde zarif kemer köprüler. ESPİYE İLÇESİ: İlçe Merkezine 3 km uzaklıkta Andoz Kalesi, Çağlayan Köyünde Gebe Kilisesi. TİREBOLU İLÇESİ: Tirebolu Kalesi, Emin Ağa çeşmesi (1842), Çatal Çeşme(1914), Kıyıdan 15 km içeride Bedrama Kalesi.   İLİN İDARİ YAPISI İmparatorluk döneminde ilçe durumunda olan Giresun, 1920'de Trabzon ilinden ayrılarak mustakil mutasarrıflığa dönüştürülmüş, 1923 yılında da il haline getirilmiştir. Sivas iline bağli Şebinkarahisar sancağı da, aynı yıl il yapısına kavuşturulmuştur. Ancak bu durum 1933 yılına kadar sürmüştür. 1933 yılında Şebinkarahisar ilçe olarak Giresun iline bağlanmiştir.   GİRESUN'DA TURİZM OLANAKLARİ İl topraklarının ömürğaşını oluşturan Giresun Dağları, kıyıdan 50-60 km. iceride, denize paralel bir duvar halinde uzanarak ili birçok yönlerden farklı iki kesime ayırır. Şebinkarahisar ve Alucra ilçelerini kapsayan güney kesimi coğrafyasiyla, toplu yaşantısıyla Orta Anadolu'nun aynıdır.

 

Deniz kıyısında şehirlerin, kasabaların ve köylerin siralandiği kuzey kesiminde ise, bol yağmurlu ılık bir iklimin boylandırdığı bitki örtüsü, yeşilin bütün türleriyle gözleri ve gönülleri doyurur. Deniz kıyısından başlayarak tepelere tırmanan fındık bahceleri, 800 m. den sonra yerini ibreli ağacların coğunlukta olduğu ormanlara bırakır. Orman içi ve orman dışı zengin yaylalar, bölgesel bir üne sahiptir. Türlü av hayvanları ilin doğal zenginlikleri arasında önemli bir yer tutar. Karadeniz, kıyı dantellerinin en güzelini Giresun'da işler. En çekiçi kumsallarini burada sergiler ve en zengin ürünlerini burada sunar.

Giresun'da güneşin batması, ayın balkıması, tanımı güç sihirli tablolar yaratır.Kısaçası, Giresun'u görüp de "Kutsal kitapların yazdığı Cenneti burada buldum" diyen Israil Dışişleri Bakanlığı başmüsaviri Ezra Danin'e(1966) hak vermemek imkansızdır.

TOPLUM VE KÜLTÜR HAYATI İl merkezinde canlı bir toplum hayatı yaşanır. Halk yeniliklere açik, gezmeye ve eğlenmeye eğilimlidir. Büyük Merkezlerdeki her yenilik en kısa zamanda burada da uygulama alanı bulur. Plajları, öteki Karadeniz illerinde az rastlanan uygar bir görünüm sergiler. Giresun'da kültür hayatı da ileri bir düzeydedir. Bir vakitler yayımlanan "IŞIK" ve "İZLER" dergilerinin Doğu Karadeniz bölgesinin fikir ve sanat hayatına yön verdiği bilinmektedir.     Ferhat Cakrak'a teşekkürler! http://www.pitt.edu/~fecst4